Kalekim Genel Müdürü Altuğ Akbaş, asıl tasarrufun ısıtma ve soğutma tarafında gerçekleştirilmesi gerektiğini belirterek, "Bu bakış açısıyla, ülkemizdeki binaların birçoğunu 'enerji oburu' olarak tanımlayabiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
Kalekim'den yapılan açıklamaya göre Akbaş, "5 Haziran Dünya Çevre Günü" dolayısıyla değerlendirmelerde bulundu.
Son verilere göre enerji tüketiminin yüzde 37'sinin binalarda gerçekleştiği bilgisini veren Akbaş, binalarda tüketilen enerjinin yaklaşık yüzde 80'inin ısıtma-soğutma için harcandığını dile getirdi.
Akbaş, bu denli büyük bir kullanımda yaratılacak tasarrufun hem çevresel, hem ekonomik boyutta değerlendirilmesi gerektiğini, Kalekim olarak ısı yalıtımının önemine dikkat çekmeyi görev edindiklerine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Aslında evlerimizde günlük çözümlerle sağlamaya çalıştığımız fazla lambaları söndürmek ya da televizyonu kumandadan değil de düğmeden kapatmak gibi etkenler geri kalan yüzde 20'lik dilimin içerisinde. Dolayısıyla asıl tasarruf ısıtma ve soğutma tarafında gerçekleştirilmeli. Bu bakış açısıyla, ülkemizdeki binaların birçoğunu 'enerji oburu' olarak tanımlayabiliriz. Binaların gereksiz enerji tüketimini, akıllı, sistematik ve gerekirse zorlayıcı hedeflerle düzenleyebilirsek, harcadığımız enerjiden çok önemli orada tasarruf sağlayabiliriz."
"Binalarda enerji verimliliği sağlanması, çevresel sorunlar ile mücadelede etkili bir uygulama"
Altuğ Akbaş, binalarda enerji verimliliği sağlanmasının, çevresel sorunlar ile mücadelede etkili bir uygulama olduğunu bildirdi.
Tüketici için çok avantajlı bir sistem olan ısı yalıtımının maliyetinin, bir binanın toplam inşaat maliyetinin yüzde 3 ile 5'i kadar olduğunu aktaran Akbaş, "Yalıtım sistemi, sağlanan tasarrufla birkaç yılda maliyetini karşılıyor ve yalıtımlı bina ömrü boyunca tasarruf sağlamaya ve çevreye katkıda bulunmaya devam ediyor." ifadelerini kullandı.
Akbaş, ayrıca binaların soğutma maliyetinin, ısıtma maliyetine göre daha yüksek olduğundan mantolamayı sadece ısınma amaçlı düşünmemek gerektiğine işaret ederek, "Kale Mantolama ile garanti altına aldığımız binalarda yaşayan tüketiciler, kışın ısıtma, yazın da soğutma amacıyla yapılan harcamalarda yarı yarıya tasarruf elde ediyor." değerlendirmesinde bulundu.
Başarılı bir ısı yalıtım sistemi için her bir sistem bileşeninin yüksek kalite standartlarında olması gerektiğine dikkati çeken Akbaş'ın açıklamada şu görüşlerine de yer verildi:
"Düşük kaliteli ürün ve uygulamalar tüketicinin yaşam konforunu azaltmakla kalmıyor, getirdiği ek maliyetlerle bütçeye daha çok zarar veriyor. 10 yıl ürün 2 yıl uygulama garantisi verdiğimiz Kale Mantolama ile binaları her türlü iklim ve olumsuz hava koşullarına karşı koruma altına alıyoruz. Başarılı bir ısı yalıtım uygulaması için en iyi ürün, en iyi çözüm ve en iyi uygulama stratejisiyle hareket ediyoruz."
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı