Cumhurbaşkanı Erdoğan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde muhtarları ağırladı! Artvin, Bitlis, Bolu, Bursa, Diyarbakır, Kilis, Hatay, Isparta, Kastamonu, Kırşehir, Muğla, Ordu, Samsun ve Çanakkale’den gelen muhtarların katıldığı toplantıya bazı şehit muhtarların yakınları da katıldı. Şehit muhtar Ali Anar, şehit muhtar Mete Sertbaş, şehit muhtar Hakan Yiğit’in yakınları Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde misafir edildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan 27. Muhtarlar buluşmasında önemli açıklamalarda bulundu.
Muhtarlarımız ülkesine milletine sahip çıkma kararlılıklarını 15 Temmuz'da canlarıyla kanlarıyla ortaya koydu!
15 Temmuz darbecilerinin kullandıkları yöntemleritibarıylaaynı zamanda bir terör saldırısıydı.
Darbeciler, millet meydanlara dökülür göğsünü siper ederse biz ne yaparız diye düşünmemişlerdi.
15 temmuz Türk milletinin ikinci bir kurtuluş savaşıdır.
15 TEMMUZ RESMİ TATİL OLACAK
Erdoğan Lozan'ın bir zafer olmadığını söylerken, konuşmasının sonunda 15 Temmuz'un resmi tatil olacağını söyledi.
Erdoğan: Bu darbecilerin hesaplayamadıkları bir şey vardı: Millet. 15 Temmuz aynı zamanda bir terör saldırısıydı.
15 Temmuz topraklarımızın işgali söz konusuydu. İşte bu millet buna izin vermedi. Benim milletim çok aziz. Şu çılgın Türkler diyor ya. İşte bizim milletimiz çılgın Türkler'dir.
LOZAN'I ZAFER DİYE YUTTURDULAR!
Bağırsanız seslerimizi duyuracağımız adaları Lozan'la verdik neresi zafer! Zafer bu mu?
Lozan'ı bize zafer diye yurtturdular, adalarımızı kaybettik. Orada hala camilerimiz var. O anlaşmada masaya oturanlar bunlara sebebiyet verdi. O masaya oturanlar o anlaşmanın hakkını veremediler. Şimdi onun sıkıntısını biz yaşıyoruz. Bu darbede başarılı olsaydı, herhalde Sevr'i aratacak bir anlaşmaya ortaya çıkacaklardı.
MİLLETİN SABRINI ZORLAMAYIN
Ne mutlu o kutlu makama ulaşan kardeşlerimize, ne mutlu gazilerimize. Bugüne kadar görüştüğümüz şehit yakınlarının vakur duruşları beni duygulandırdı. Şehitlerimizle ilgili öyle anektodlar duyuyoruz ki tüylerimiz diken diken oluyor. İstiklal marşımızda Akif merhum ne diyor "Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım. Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım! Kükremiş sel gibiyim: Bendimi çiğner, aşarım; Yırtarım dağları, enginlere sığmam taşarım". O nedenle diyoruz ki bu milletin sabrını zorlamayın.
OHAL'İN 3 AY DAHA UZATILMASI TÜRKİYE'NİN YARARINADIR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün yapılan MGK toplantısında OHAL kararının 3 ay daha uzatılmasının hükümete tavsiye edildiğini belirterek, CHP’nin, OHAL yetkileri ile hayata geçirilen hususların Meclisin rutin çalışmaları ile çözülebileceği görüşüne katılmadığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki 27. muhtarlar buluşmasında muhtarlara seslendi. Dün yapılan MGK’da 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında olanın OHAL kararının 3 ay daha uzatılmasının hükümete tavsiye edildiğini söyleyen Erdoğan, OHAL’e karşı olanlara tepki gösterdi, Fransa’da alınan OHAL kararları ile örnek verdi.
Türkiye’deki 3 aylık OHAL süresinin uzatılmasına tepki gösterenlere cevap veren Erdoğan “Mesele öylesine derin ki, 3 aylık sürenin yeterli olmayacağı görülüyor. Dün yaptığımız MGK toplantısında OHAL’in 3 ay daha uzatılması hükümete tavsiye edildi. Hükümetimiz de gerekli değerlendirmeleri yapıp, adımları atacaktır. OHAL uygulaması tamamen FETÖ ve PKK terör örgütleri ile daha etkin mücadele amacına yöneliktir. Ana muhalefet OHAL yetkileri ile hayata geçirilen hususların Meclisin rutin çalışmaları ile çözülebileceği görüşüne kesinlikle katılmıyorum. Meclisin bu noktada ne kadar hızlı çalıştığını biliyoruz, biz bu Meclisin içinden geldik” dedi.
Türkiye’deki OHAL uygulamasına yurtdışından gelen eleştirilere de cevap veren Erdoğan “Dünyadan kimse Fransa’ya diyor mu ‘siz 1 yıl OHAL ilan ettiniz’ diye. Bizim bakan arkadaşlara akıl veriyorlar, ‘1 yıl OHAL Türkiye için doğru değil, 3 ayı bir daha uzatmayın’ diye. Dur bakalım, sabırlı ol, belki 12 ay da yetmeyecek. Bizim görevimiz bu milletin can, mal, akıl güvenliğini korumak ve devam ettirmektir. Kimse bize takvim belirlemesin. Kimse bizim yol haritamızı tayin etmesin. Bu yol haritasını bu ülkenin hükümeti ve kurumları belirler. Bunlar kalkıyor bize yol haritası çiziyor. Siz bir defa ne zaman Türkiye’ye dost oldunuz, gerekli olan destekleri verdiniz. Hepsi bu darbenin başarılı bir şekilde sonuçlanmasını bekliyordu. Bunların hepsinin bilgileri bize ulaştı, zil takım oynamaya çalışanlar vardı. Ama Rabbim, milletim onlara bu fırsatı vermedi. Türkiye Fransa’daki terör olayları ile mukayese edilemeyecek kadar ağır terör saldırılarına ve daha önemlisi bir darbe girişimine sahne oldu. Bu bakımdan OHAL’in uzatılması kararını milletimin anlayışla karşılayacağına ve destekleyeceğine inanıyorum” diye konuştu.
Muhtarlara OHAL’in uzatılmasını soran Erdoğan, muhtarlardan da tam destek aldı. Erdoğan “Ülkemizdeki olay Fransa’dan farklı olduğu gibi birçok yerden farklı. Şuanda dünyada, örneğin Amerika’da birkaç olay oluyor, bir kişi öldürülüyor, o eyalet OHAL ilan ediyor. Basit bir örnek. Bizdeki olay böyle değil ki” açıklamasında bulundu.
TERÖRLE MÜCADELE
Terör örgütü PKK'nın artan terör eylemlerinin tek amacı var: FETÖ'ye yapılan baskıyı azaltmak. Bu örgüte artık bölgede kimse itibar etmiyor. bu sürede açıkça gördük.
Terör örgütü PYD'nin DAEŞ'le savaştığı yalanı bu süreçte ortaya çıktı. Halep'te katledilen çocukların halini gördünüz değil mi? Umran bebeğin o binadan çıkışını gördünüz değil mi?
Gaziantep'te DEAŞ terör örgütü o kına merasiminde 14yaşındaki çocuğun bedenine bomba sağlamak suretiyle 56 kardeşimizi şehit ediyor. çocuğa Messi forması giydirip kandırmışlar
3 milyon Suriyeli kardeşimizi Suriye'ye göndereceğiz diyenler kimdi? Bunlar milletimizi bilmeyenler. Benim milletim, bir tas çorbayı, bir dilim ekmeği paylaşır.
MÜLTECİ SORUNU
Bizim dışımızda bunları dillendiren yok ki. Sonra bize BM'de neden dillendirdiğimizi soruyorlar. Bizim dışımızda, 3 milyon mülteciyi topraklarında iskan eden yok ki. Benim vatandaşım, benim milletim, kalkar, bir dilim ekmeği, bir tas çorbayı kardeşiyle paylaşır yeri geldiğinde. Bu millet böyle yetişti. Suriye meselesi yeni bir safhaya girdiler. Suriye'de bizim öngördüğümüz 5 bin kilometrelik güvenli bölge oluşturulabilirse, yeni göç dalgaları önlenecektir. Bu batı bizim laflarımızı dinlese, çok şeyden kurtulacak. Ama dinlemiyorlar. Geçenlerde onlardan bir siyasi lider, şunu söyledi: "Siz Türkiye'ye yanlış yapıyorsunuz. Şuan Türkiye kapısını açmamış olsa, şuan üç bin beş bin kişiden rahatsız oluyorsunuz, peki ya Türkiye topraklarında milyonlarca mülteciyi ağırlamasa siz ne yapacaktınız?" dedi. Sonra birileri çıkıp ona, "Haklısın, biz bunu söyleyemedik" dediler.
İnşallah Suriye halkının başındaki kara bulutların dağılacağı günler yakındır. Bizim Suriye'nin topraklarında gözümüz yok, öyle bir derdimiz de yok. Ama tehdit oluşturan o terör koridorunu kaldırmakta kararlıyız. Kilis'e roketler düşmeyecek, Gaziantep'e düşmeyecek. Özellikle Suriye sınırındaki vilayetlerimiz onların bu tehditlerini görmeyecek.
MOODYS'E TEPKİ
Türkiye'yi yıpratamayınca, ekonomi kartını masaya surdular. 2012 Mayıs'ından beri sayısız kez ekonomi taarruzlarına maruz kaldık. Sadece küçülmeyi 2009'da yaşadık. O da bizim dışımızda gelişen durumlar nedeniyle yaşandı. Ben o zaman "Teğet geçecek" demiştim. Teğet geçti. Neticede öyle oldu. 2013'te Gezi olayları ile, 17-25 Aralık darbe girişimi, polis ve yargının içine sızanların müşterek yaptığı bir operasyondu. Geçen yıl 20 Temmuz 2015 saldırılarıyla ve son olarak 15 Temmuz darbe girişimiyle teyakkuz halindeyiz. Buna rağmen ekonomide hayati bir kırılma yaşamadık. Biz 27 çeyrek hep büyüme yaşadık. 14 yıldır, hep büyüyen bir Türkiye var. Darbe girişiminin ertesi günü, 2 buçuk milyar dolar döviz bozduran bu millet, döviz üzerinden oyun oynanmasına da izin vermedi. Zannettiler ki, Merkez Bankası, kasasını boşaltır. Ve Merkez Bankası'na da gerek kalmadı. Millet kendisi bu oyunu bozdu. Bunun üzerine siyasi saiklerle hareket ettiğini bildiğimiz kredi derecelendirme kuruluşları devreye girdi. İsim vermeyeceğim bunlara, ama bunlar sipariş üzere not verirler. ABD seyahatim sırasında birisi sordu bana, "Bu CEO'lar sizi sevmiyor, neden" dedi. Ben de söyledim: "Bunlar sipariş üzere not verirler" Sonra Türkiye'ye geldim, bana cevap verir gibi, notu düşürdüler.
Not ekonomik değil siyasi saiklerle verilince kimse o notu dikkate almadı. Piyasalarda ciddi bir dalgalanma olmadı
BM'DE MÜSLÜMAN ÜLKE YOK
Bir konu daha var ki muhtaralara ötürü saygımdan dolayı değinmeden geçemeyeceğim. Geçtiğimiz hafta 193 ülkenin katılımıyla olan BM toplantısında yaptığım konuşma ilgi uyandırdı. 'Dünya 5 ten büyüktür dedim. BM'de daimi üyeler adeta aynı inanç dünyasını temsil ediyor. 5 daimi üye 15 geçici üye var herşey bu 5 daimi üyeden bir ne derse diğerleri onu diyor adalet değil. BM'nin Güvenlik Konseyi'nin daimi üyelşeri arasında şu anda halkı müslüman olan bir ülke yok.
Comments
No comment yet.