Akademisyen, yazar ve gazetecilerin de aralarında bulunduğu 500 kişi, terör örgütleriyle mücadele eden Türkiye'ye destek vermek amacıyla başlatılan imza kampanyasına katıldı.
Atilla Yayla, Birol Akgün, Fahrettin Altun, Faruk Beşer, Gülay Göktürk, Mehmet Akif Kireçci, Meryem İlayda Atlas ve Nihal Bengisu Karaca'nın çağrıcısı olduğu kampanyanın metnine, Burhanettin Duran, Ceren Kenar, Esra Albayrak, Erol Göka, Fadime Özkan, Fatmanur Altun, Halime Kökçe, Hasan Öztürk, İsmail Kılıçarslan, İsrafil Kuralay, Kemal İnat, Kerem Alkin, Kerem Kınık, Medaim Yanık, Metin Karabaşoğlu, Mücahit Küçükyılmaz, Mustafa Karataş, Mustafa Kutlu, Murat Yeşiltaş, Sare Aydın Yılmaz, Sadık Ünay, Sefa Saygılı, Şaban Kardaş, Talha Köse, Ufuk Ulutaş, Ümit Meriç, Ünsal Ban, Yalçın Arı, Yıldıray Oğur, Ahmet Zeki Gayberi, Süleyman Seyfi Öğün, Hatice Karahan, Serdar Karagöz'ün de aralarında bulunduğu 500 kişi imza attı.
Metinde şunlar kaydedildi:
"Biz, aşağıda imzası bulunan akademisyen, yazar, gazeteciler ve topluma karşı sorumluluk hisseden vatandaşlar olarak son günlerde giderek yoğunlaşan terör saldırıları ile karşı karşıya kalan ve bu saldırıların arkasındaki terör örgütleriyle mücadele eden Türkiye'nin yanında olduğumuzu belirtmek için bu metni kaleme alıyoruz. Türkiye'nin teröre karşı mücadele hakkını ve sorumluluğunu savunuyor, toplumun teröre karşı dayanışmasını zedelemeye dönük, şiddeti öven, demokrasi kültürünü zedeleyen, ayrılıkçı ve ayrımcı eylem ve söylemleri teröre destek olarak niteliyor ve kınıyoruz.
Failinin etnik, dini, mezhepsel veya ideolojik kökenine, amacına, hedefine, kurbanlarının kimliğine, zamanlamasına ve diğer ayrımlarına bakmadan; terörü herhangi bir kayıt düşmeden, hangi adresten gelirse gelsin, ilkesel olarak reddediyor ve lanetliyoruz. Toplumun teröre karşı dayanışmasını destekliyor ve hissiyatını paylaşıyoruz. İster Türkiye içinde ister Türkiye dışında çeşitli çıkar hesaplarıyla terör propagandası yapanları ve terör ve şiddet söylemlerine alet olanları kınıyoruz. Türkiye'nin demokratik ve şeffaf seçimler sonucunda şekillenen meşru siyasetinin terör ve şiddet üzerinden yönlendirilmeye çalışılmasını ve silahlı terör örgütlerinin siyasi bir kaldıraç olarak kullanılmasını kabul etmiyoruz. Türkiye'nin demokratikleşme yolunda attığı adımların ve hayata geçirdiği reformların güvenlik-demokrasi dengesinin korunarak devam etmesini ve genişletilmesini gerekli görüyoruz. Türkiye'nin vatandaşlarını savunma görevini ve insanlık ailesine karşı sorumluluğunu yerine getirerek ortaya koyduğu terörle mücadeleyi destekliyoruz."
Comments
No comment yet.