Türkiye’de kentsel dönüşüm çalışmalarının miladı olarak tanımlanan Uzundere Kentsel Dönüşüm Projesi başta olmak üzere birçok projeye ev sahipliği yapan İzmir’de yaşanılan yapılaşma ve kentleşme, şehir plancıları tarafından endişeyle takip ediliyor. Kentin yapılaşma sürecini ve hızını www.insaatnoktasi.com’a değerlendiren TMMOB Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi 2. Başkanı Uğur Bayrak kentsel dönüşümün amacından saptığını söyledi. Aynı yapıların yıkılarak yerine yenilerinin yapılmasını kentsel dönüşüm olarak adlandırmanın mümkün olamayacağını söyleyen Bayrak, İzmir’in birinci derece deprem bölgesi olduğunu hatırlattı.
“KARABAĞLAR PROJESİ HALK İÇİN DEĞİLDİ”
İzmir’deki en büyük kentsel dönüşüm örneğinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan Karabağlar ilçesi olduğunu söyleyen Bayrak; “Karabağlar’da 540 hektarlık alanda yapılan kentsel dönüşüm o bölgede niteliksiz yapılarda yaşayan halk için değil maalesef jeolojik olarak sakıncalı olduğu daha önceki planlarda da var olan bir bölgenin yeni rezerv alanlar açılarak inşaat şirketlerine pazarlanmasından öteye geçememiştir” iddiasında bulundu. Bayrak, kentsel dönüşüm sürecinin yasalarında verdiği yanlış yönlendirmeler ile asıl amacından çok uzaklaştığını öne sürdü.
.jpeg)
“ALINAN KARARLAR KENTSEL KARMAŞA YARATTI”
Özellikle Bayraklı bölgesinde çok sayıda gökdelenin yer almaya başlaması ve Bayraklı’nın İzmir’in Manhattan’ı olacağı yönündeki açıklamaların kentin dokusuna olası etkilerini de değerlendiren Bayrak, bir fikir yarışması sonucu otaya çıkan projenin, jüri raporunda yer alan maddelerle çelişen ve fikir projesinden çok uzaklaşılan bir noktaya geldiğini belirtti.
Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nin 2013 yılında yayımlanması ve akabinde sürekli değişikliğe uğrayarak sadece yönetmelik maddeleri üzerinden ilerleyen bir hale dönüşmesinin hem Bayraklı bölgesi hem de diğer bölgelerde kentin silüetini, doğal rüzgar sirkülasyonunu bozduğunu ifade eden Bayrak bu durumun kentsel bir karmaşaya neden olduğunu söyledi.
“KATILIMCI SÜREÇLER BAŞLAMALI”
“En büyük hata yüksek yapıları tekil olarak düşünmek ile başlamıştır ve plan hükümlerinin planı yönlendirememesi sonucunda, plan yönetmelikteki açık hükümlerin kurbanı haline gelmiştir” diyen Bayrak, www.insaatnoktasi.com aracılığıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne çağrıda bulunarak; İzmir’in sürdürülebilir, yaşanabilir, kentlilik bilincini yansıtan, modern ve çağdaş bir kent olarak gelişebilmesi adına, bir an önce katılımcı süreçleri başlatmalarına yönelik adımlar atılmasını istedi.
Comments
No comment yet.