Anadolu Döküm Sanayi A.Ş. Üretim Koordinatörü Haykan Engin, Kocaeli Körfez’deki fabrikanın deneyimlerini paylaşmak üzere Metal Expo İstanbul konferansında sunum gerçekleştirdi. 1968 yılında kurulan, 16.400 m² fabrika alanına ve yıllık 10.000 ton sıvı metal kapasitesine sahip olan Anadolu Döküm, 115 çalışanıyla hem paslanmaz hem de alaşımlı çelik üretiminde Türkiye’nin öncü kuruluşları arasında yer alıyor.
Engin sunumunda, döküm sektöründeki yeni teknolojilerden, çevresel etkilerden ve katma değerli tedarik zincirinden bahsetti. “Alaşımlı çelikler, yalnızca Fe ve C’den oluşan karbon çeliğine ek olarak, Cr, Ni, Mo, V, Mn, Si, W, Ti ve Nb gibi elementlerle özelliklerini artırıyor. Bu sayede otomotivden savunma sanayine, enerji sektöründen kimya ve gıda endüstrisine kadar geniş bir kullanım alanı bulunuyor” dedi.
Anadolu Döküm’ün üretim yöntemleri arasında kum kalıba döküm (%45,7), yatay savurma döküm (Spool %37,9, diğer %14,2) ve dikey savurma döküm (%2,1) yer alıyor. Engin, firmalarının LLOYD sertifikaları ile uluslararası standartlara uygun üretim yaptığını vurguladı.
Sunumda, alaşımlı çeliklerde son yıllarda yüksek performans, hafiflik, dayanım ve çevre dostu üretim ihtiyaçları doğrultusunda yeni alaşımlar geliştirme çalışmalarının hız kazandığını belirten Engin, özellikle HSLA ve AHSS çeliklerinin otomotiv, köprü ve enerji sektörlerinde kritik önem taşıdığını ifade etti. Dubleks paslanmaz çeliklerin çift fazlı yapısı sayesinde yüksek mukavemet ve darbe tokluğu sağladığını ve kaynak kabiliyetinin östenitik çeliklere göre çok daha yüksek olduğunu aktardı.
Engin, döküm sektöründe enerji tüketimi ve karbon ayak izinin kritik olduğunu vurguladı: “Ergitme, yüksek sıcaklık işlemleri ve ısıl işlemler nedeniyle enerji tüketimimiz yoğun. Ancak endüksiyon fırınları, enerji geri kazanım sistemleri ve yenilenebilir enerji entegrasyonu ile bu süreci optimize ediyoruz. Ayrıca paslanmaz çelik üretiminde %60–90 oranında geri dönüştürülmüş hurda kullanarak hem doğal kaynakları koruyor hem de çevresel etkimizi azaltıyoruz.”
Yeni döküm teknolojilerinden de bahseden Engin, vakum indüksiyon ergitme (VIM), vakum ark ergitme (VAR) ve elektro cüruf ergitme (ESR) teknikleriyle temiz ve düşük inklüzyonlu dökümler elde ettiklerini aktardı. Dijital simülasyon ve katılaşma kontrolü, hassas döküm ve 3D baskı ile kalıp üretimi, üretimde fireleri azaltırken, otomasyon ve robotik ile iş güvenliği ve kaliteyi artırdıklarını söyledi.
Son olarak Engin, sektörün karşılaştığı hammadde bağımlılığı, hurda kalitesi, yüksek enerji tüketimi ve küresel rekabet gibi zorluklara değinerek, “Gelecek odaklı olarak yeşil çelik dönüşümü, yeni alaşım geliştirme ve dijitalleşme, hem üretimimizi hem de çevresel sürdürülebilirliğimizi güçlendirecek” dedi.
Comments
No comment yet.