Klingbeil, Almanya’nın “jeoekonomik kırılmalar ve artan küresel rekabet baskısı” altında olduğunu belirterek, özellikle kimya, otomotiv, çelik ve kâğıt endüstrilerinin korunması gerektiğini dile getirdi: “Bazıları bu sektörlerin Almanya’dan kaybolmasını normal görüyor. Bu asla bizim pozisyonumuz olamaz. Her bir sanayi istihdamı için mücadele edeceğiz.”
Bakan, hükümetin önceliğinin sanayide istihdamı korumak olduğunu vurgulayarak, enerji maliyetlerinin azaltılmasına yönelik üç önemli adımı hatırlattı: gaz depolama vergisinin kaldırılması, şebeke ücretlerinin düşürülmesi ve elektrik vergisinin sanayi için azaltılması. “Sanayiye açık bir mesaj verdik: Ekonominin ilerlemesi ve sanayi istihdamının korunması için çalışıyoruz,” dedi.
Klingbeil ayrıca, sanayi elektriği fiyatı uygulamasının hızla yürürlüğe girmesi gerektiğini belirtti. Avrupa Komisyonu’na çağrıda bulunan bakan, “Brüksel sanayi politikası gerçekliğine uyanmalı. Elektrik fiyatı desteği ve telafi mekanizmaları birlikte çalışmalı,” ifadelerini kullandı.
Alman çelik sektörünün geleceğine de değinen Klingbeil, çelik ithalatına karşı koruma önlemlerinin güçlendirilmesini desteklediklerini belirtti: “Serbest ticaretten yanayım, ancak herkes korumacılık uygularken biz seyirci kalamayız. Avrupa çeliğini korumak için kontenjanları azaltmalı, gümrük vergilerini artırmalıyız.”
Bakan ayrıca, Rusya menşeli slab ithalatının yasaklanması gerektiğini vurgulayarak, bu konuda hükümetin AB içinde baskı kurduğunu belirtti: “Rus çeliğinin hâlâ Avrupa’ya girmesi kabul edilemez. Bu, Alman işyerlerini zayıflatıyor. Viktor Orbán yönetimindeki Macaristan gibi ülkeler buna izin veriyor; artık son bulmalı.”
Klingbeil, karbonsuzlaşmanın sanayisizleşme anlamına gelmediğini vurguladı ve sanayi dönüşümüne mali destek sağlayan Klima ve Dönüşüm Fonu’nun (KTF) doğru şekilde kullanıldığını söyledi: “Biz sanayisizleşmeye değil, sanayinin dönüşümüne yatırım yapıyoruz. Hedefimiz Almanya’da üretimin ve istihdamın korunmasıdır.”
Konuşmasının sonunda Klingbeil, sanayiye açık bir çağrıda bulundu: “Biz hükümet olarak Almanya’nın güçlü bir sanayi ülkesi kalması için çerçeveyi sağlıyoruz. Şirketlerden beklentimiz, bu ülkeye ve buradaki çalışanlara bağlılık göstermeleridir.”
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı