2025 yılı itibarıyla Avrupa’da yeşil çelik projelerinin büyük bir kısmı, ekonomik, teknik ve enerji maliyetlerindeki belirsizlikler nedeniyle ertelendi. Yatırımcılar ve üreticiler, karbon nötrlük hedeflerini korumaya çalışırken, bazı projelerin başlangıç tarihleri yeniden planlanıyor ve uygulama süreçleri yavaşlıyor.
2018'den bu yana karbonsuzlaştırma projelerine 1 milyar dolardan fazla yatırım yapan ArcelorMittal 8 Şubat'ta CEO Aditya Mittal’in “Politika desteği ve piyasa koşulları, yatırımlarımızı hızlandırmak için yeterli değil” açıklamasıyla yavaşlama sinyallerini vermişti. Şirket, yüksek fırınlarını daha az karbon salınımı yapan "hidrojen uyumlu" DRI-EAF tesisleriyle değiştirme planlarını, uygun politika ve piyasa koşullarına bağladığını da ifade etti. Ayrıca karbonsuzlaştırma yatırımlarını hızlandırmak için kritik politika değişikliklerini beklediklerini, özellikle Avrupa'da artan ithalatların yarattığı baskıyla başa çıkmak için gerekli desteklerin sağlanmasının elzem olduğunu vurgulamıştı.
ArcelorMittal’in yavaşlama sinyallerinin ardından, SSAB’ın Luleå’daki yeşil çelik planları da ertelendi. İsveç merkezli çelik üreticisi SSAB, Luleå kentinde mevcut yüksek fırın bazlı üretimin yerini alacak yeni ve modern bir çelik tesisi inşa etmek için hazırlık çalışmalarına başlamıştı. Ancak projeye enerji altyapısı sağlayacak iletim hattındaki gecikme nedeniyle tesisin planlanan devreye alma tarihi bir yıl ertelendi.
Thyssenkrupp Steel de , Duisburg’daki doğrudan indirgeme tesisi için planlanan yeşil hidrojen alım ihalesini askıya aldığını açıklamıştı. Şirket, tesisi devreye alırken önce doğal gaz kullanmayı, hidrojen üretimi artırıldıkça ise kademeli olarak hidrojen kullanımına geçmeyi planlıyordu. Ancak Avrupa’da yeşil hidrojen altyapısının sınırlı olması, projelerin yenilikçi doğası ve sektördeki belirsizlikler nedeniyle uygulamanın birkaç kez ertelendiği bildirildi.
ArcelorMittal’in önceki projesini yavaşlatmasının ardından, şirketin diğer yeşil çelik girişimlerinde de ertelenmeler yaşandı. Alman hükümeti, söz konusu sübvansiyonlarla ArcelorMittal’in kuzeydeki Bremen ve doğudaki Eisenhüttenstadt tesislerini hidrojenle çalışan fırınlara dönüştürmesini teşvik etmeyi umuyordu. Ancak şirket, Almanya’daki enerji maliyetlerinin yüksekliği ve gelecekteki enerji karması konusundaki belirsizlikler nedeniyle bu projeleri hayata geçirmeme kararı aldı.
Polonya’daki faaliyetlerde de durum farklı değildi. Avrupa çelik sektöründe giderek zorlaşan piyasa koşulları, ArcelorMittal’in Polonya’daki Dąbrowa Górnicza fabrikasında önemli bir karar almasına yol açtı. Şirket, artan enerji maliyetleri, CO₂ emisyon izinlerinin fiyatındaki yükseliş ve Avrupa Birliği’nde çelik fiyatlarının düşmesi sebebiyle 3 No’lu yüksek fırının kapatılması için süreci başlattığını açıkladı. ArcelorMittal Polonya CEO’su Wojciech Koszuta, mevcut durumda fabrikanın iki yüksek fırını aynı anda işletmesinin artık ekonomik olarak sürdürülebilir olmadığını belirtti. Bu nedenle sahada yalnızca bir yüksek fırının faaliyette kalacağı ifade edildi.
Eylül ayına geldiğimizde Almanya'nın ikinci büyük çelik üreticisi Salzgitter AG, ekonomik koşulların kötüleşmesi ve düzenleyici belirsizlikler nedeniyle Salcos Yeşil Çelik Projesi’nin bir sonraki aşamalarını üç yıl ertelediğini açıklamıştı. Toplam 2,5 milyar avro (yaklaşık 2,9 milyar dolar) değerindeki ve 1 milyar avro devlet hibesiyle desteklenen proje, karbon emisyonlarını azaltmak için yeşil hidrojen kullanarak çelik üretim sürecini dönüştürmeyi amaçlıyordu.
Avrupa’nın batısındaki Almanya’da görülen yeşil çelik projelerindeki ertelenme eğilimi, doğuda da Çekya’daki şirketlerde benzer şekilde gözlemlendi. Çek Cumhuriyeti'nin en büyük çelik üreticisi Třinecké Železárny Group, tesis tarihinin en büyük karbonsuzlaştırma yatırımının tamamlanma tarihini ertelediğini duyurmuştu. Ertelenme nedenleriyle ilgili CEO Roman Heide, "Böylesine büyük ölçekli bir yatırımın gerçekleştirilmesi, Avrupa politika gelişmelerinin ve çelik piyasasındaki durumun iyileşmesinin olumlu bir birleşimini gerektiriyor. Şu anda, Avrupa piyasa koruma düzenlemeleri, çelik üretim teknolojisindeki bir değişikliğin ve buna bağlı olarak üretim maliyetlerinin artmasının ekonomik açıdan mantıklı olmasını sağlayacak şekilde net bir şekilde tanımlanmamış durumda," şeklinde açıklama yapmıştı.
Genel tabloya bakıldığında, 2025 yılında Avrupa’daki yeşil çelik projelerinin ertelenmesi yalnızca tek bir ülkede veya şirkette sınırlı kalmadığı; batıdan doğuya, Almanya’dan Çekya’ya kadar geniş bir coğrafyada benzer nedenlerle yavaşlamaların olduğu gözlemleniyor. Yüksek enerji maliyetleri, piyasa belirsizlikleri ve politika desteğindeki eksiklikler, karbon nötrlük hedeflerine ulaşma sürecini doğrudan etkiliyor. Bu durum, Avrupa çelik sektörünün önümüzdeki yıllarda sürdürülebilir üretim hedeflerini planlarken hem finansal hem de stratejik olarak daha temkinli adımlar atacağını ortaya koyuyor.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı