Ukrayna krizi, demir-çelik sektöründe olumsuzluklar kadar yeni olanaklar da yaratıyor. 2023 yılında 60 milyon tonluk üretim kapasitesine ulaşmak mümkün.
Dünya gazetesinden Osman Arolat bugünkü yazısında çelik sektörünü değerlendirdi.
Rusya-Ukrayna krizinin etki edeceği alanlardan biri olan demir-çelik sektörü için, Türkiye Demir Çelik Üreticileri Derneği Genel Sekreteri Dr. Veysel Yayan, Ukrayna krizinin olumsuzluklar kadar, yeni imkanlar yaratacağının altını çiziyor. Bu yeni imkanlar hayata geçerse, 54 milyon ton olan üretim kapasitesi 2023’de 60 milyon tona yükselecek.
Yayan, olumlu-olumsuz gelişmeleri şu gerekçelere dayandırıyor: -Bu ülkelerden yassı çelik, kütük ve slap alıyorduk. Hurda alımımız da vardı. Ukrayna 180 dolar, Rusya 100 dolar vergi getirince, Türkiye bundan olumsuz etkilendi. Bu kez ABD ve AB’den hurda alımına yöneldik. ABD ve AB’ye olan ihracatta da artış bekliyoruz. ABD’nin uyguladığı yüzde 25 verginin kaldırılması ve diğer ülkeler gibi ihracatımızı kotaya bağlamasını bekliyoruz. Rusya’dan alımları durdurdukları için bu beklentimizin ‘olumlu’ sonuç vereceğini umuyoruz. ABD’ye 1 milyon ton, AB’ye ise 6 milyon ton olan ihracatın Rusya/ Ukrayna krizi nedeniyle artacağına inanıyoruz. Krizin bu nedenle ciddi bir olumsuzluğa neden olacağını düşünmüyoruz.
Dr. Yayan, üretim ve ihracatta son durumu şu sözlerle aktarıyor:
-Üretimimiz 44-45 milyon ton. İhracatımız 20 milyon ton. Girdi maliyetlerinde artış var. Krizin çözülmesiyle daha net sonuçlar elde edilebilecek. İç piyasada inşaat sektöründe durgunluk var. Ancak yılın ikinci yarısında canlanma bekliyoruz.
Gelişmelerin sektörde yeni kapasite artışına ve yeni yatırımlara yol açacağına inandığını vurgulayan Yayan, 2023 yılında 60 milyon tonluk üretim beklentisi içinde olduklarını belirtiyor.
Dr. Yayan, Ukrayna Krizi nedeniyle bu ülkelerle demir çelik ve hurda ticareti alanında bazı olumsuzluklar yaşandığını, bu ülkelerin dışlandığı pazarlardan ülkemize yeni imkanlar doğacağına inandığını ifade ediyor. Böylece, hem üretim, hem de ihracatta artış olacağını, yurt içinde de inşatta canlanma olacağı için, demir çelik sektöründe kapasite artışı ve yeni yatırımlar beklediklerinin altını çiziyor.
Krizin bir an evvel son bulması, inşaat sektörünün canlanması ve ABD’nin uyguladığı yüzde 25 verginin kaldırılmasının önemine ben de inanıyorum.
Türkiye ekonomisinin ne denli dış koşullara bağlı olduğunu, demir-çelik sektöründen çok iyi anlamak mümkün.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı