Yapı sektörünün içinde bulunduğu mevcut konjonktürde iş bulma olasılıkları azalan genç mimarlara henüz öğrencilik yıllarında ve mezun olduktan sonra kendilerine nasıl yön çizmeleri gerektiği hakkında fikir vermeyi amaçlayan ve Işık Üniversitesi Şile Kampüsü’nde düzenlenen ‘Genç Mimar Nasıl İş Bulur?’ konulu panel, mimar adaylarının yoğun ilgisine sahne oldu.
Açılış konuşmalarını Işık Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemal İbiş ve Işık Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekan V. Prof. Dr. Adnan Uzun’un yaptığı, moderatörlüğünü YAPI Dergisi Genel Yayın Yönetmeni ve İmtiyaz Sahibi Mimar Yasemin Şener Çobanoğlu’nun üstlendiği panelde, kendi ofislerini kurarak yurt içinde ve yurt dışında başarılı projelere imza atmış profesyonel mimarlar; mimar adayı gençlerle kendi deneyimlerini ve önerilerini paylaştı.
Panele katılan profesyonel mimarlar; Pınar İlki Emekçi (GMW Mimarlık), Zafer Karoğlu (Iglo Architects), Gencer Yalçın (Studio Vertebla) ve Nail Egemen Yerce (Yerce Mimarlık) panel boyunca mimarlık mesleğine ve mimarlık ofislerinin işleyişine dair önemli bilgiler paylaşırken, panel sonunda da öğrencilerden gelen soruları yanıtladı.
Pınar İlki Emekçi: Bol bol gezin ve öğrenin
Mimarlık mesleğinin her meslek gibi severek yapılması gereken bir meslek olduğuna dikkat çeken GMW Mimarlık’tan Pınar İlki Emekçi, mimar adaylarının henüz üniversite yıllarında kendilerini yetiştirmeye başlamasının önemini vurguladı. Mimar adaylarına bol bol okumalarını tavsiye eden Emekçi; “Bol bol gezin ve gezdiğiniz yerleri anlayarak, gitmeden önce mutlaka çalışarak gezin. Olabildiğince fazla örnek görmeye çalışın. Mutlaka bir yabancı dil öğrenin, hatta tek yabancı dille sınırlı kalmayın ve kendinizi Türkiye’yle sınırlı tutmayın” dedi. Her mimar adayının mutlaka tasarımcı olması gerekmediğini dile getiren Emekçi; “Bu mesleğin çok sayıda farklı alanları var. Gerçekten tasarımcı olmak istiyorsanız, bütün yeniliklerden mutlaka haberdar olun, yeni software’ler konusunda kendinizi mutlaka geliştirin” diye konuştu.
Zafer Karoğlu: Kendinizi, yeteneklerini mutlaka keşfedin
Tasarımın hangi konusunda olursa olsun yapılan işin içsel bir yolculukla başladığını vurgulayan Iglo Architects’ten Zafer Karoğlu ise; mimarların ancak kendilerini keşfettikten sonra üretebilir hale geldiğini ifade etti. Karoğlu; “Mimar adayları; okumalarına mutlaka felsefeyi eklemeliler. Batı felsefesinin yanında Doğu felsefesini de öğrenmeliler. Bunun yanında özellikle bireysel yapılan sporlar da büyük önem taşıyor. Örneğin tenis, eskrim, savaş sanatları; düşünce biçimi ve analiz yeteneklerini geliştiren sporlardır. Çünkü bu sporlarda meselelerle birebir karşı karşıyasınız ve bu meseleleri sizin çözmeniz gerekiyor. Bunları kendini tanıma ve belli bir derinlik elde etme fırsatı olarak değerlendirin. Ayrıca örneğin bu sporları belli bir düzeyde yapabiliyorsanız, hangi ülkeye giderseniz gidin hiç beklemediğiniz networklerin içine girebilirsiniz” dedi.
Gencer Yalçın: En az 5’er yıllık hedefler belirleyin
Mimarlık mesleğinin zor bir meslek olduğunu, projeler ve çizimler başladığı günden itibaren mimarın bunu yoğun şekilde hissettiğini hatırlatan Studio Vertebla’dan Gencer Yalçın; “Mimar adayları ya da genç mimarlar; bu işin düşünsel, analiz, kendinizi keşif ve gözlem kısmını çok sıkı bir şekilde yapmalı. Üniversite yılları kadar rahat bir zaman dilimi meslek içindeyken bir daha bulunamayabilir. Dolayısıyla öğrencilik yıllarında yaptığınız birikimler, edindiğiniz tecrübeler sizin kariyerinize ciddi katkılar sunacak. Bunun yanında genç mimarların iletişimlerini mutlaka güçlendirmeleri gerekiyor. Bir mesleki networkün içine nasıl girip, nasıl pozisyon alacaklarına dair bir planları olmalı. Kendilerine güvenmeleri ve kendilerini tanımaları gerekiyor. Çünkü iş görüşmesinde birikimi güçlü bir adayı mimarlık ofisleri hemen fark eder” diye konuştu.
Nail Egemen Yerce: Temel programları öğrenin
Genç bir mimarın meslekte kullanılan temel programlara hakim olması gerektiğini dile getiren, Yerce Mimarlık’tan Nail Egemen Yerce ise; “Herhangi bir programı kullanıyorsanız, ayrıntılarına da hakim olmanız gerekiyor. İş hayatında hiç kimse size öğrencilik yıllarınızda kullanmayı öğrenmeniz gereken bir programı yeniden öğretmek için zaman ayırmaz” dedi.
Mimar adaylarının daha öğrencilik yıllarından itibaren mimarlık ofislerine dahil olabilmenin yollarını araması gerektiğini vurgulayan Nail Egemen Yerce; “Sadece staj düşünülmemeli. Başka şekilde de öğrencilik yıllarında ofislere dahil olunabilir. Bununla birlikte mimarlık mesleğinin yaşamla, insanla doğrudan ilişkili olduğu hep akılda tutulmalı. Dolayısıyla yaşamla ilgili deneyimler ne kadar arttırılırsa, gelecekteki tasarımlar için de o kadar sağlıklı bir temel oluşturulur. Sadece mimarlık mesleği için gerekli olması sebebiyle bahsetmiyorum ancak, bir mimarın hayata dair bir görüşü olmalı” diye konuştu.
Panele katılan tüm profesyonel mimarların üzerinde önemle durduğu bir başka konu ise CV’ler ve iletişim becerileri oldu. İş başvuruları için gönderilen CV’lerin mimar adaylarının birer elçisi olduğuna dikkat çeken panelistler, CV’lerin abartılı olmaması ve gerçek bilgiler içermesi gerektiğini vurguladı. Yorucu CV’lerin ilk anda elendiğini hatırlatan profesyonel mimarlar; sade, anlaşılır, hedeflerin doğru bir dil ve üslupla anlatıldığı CV’lerin daha çok tercih edildiğini ve CV gönderilmeden önce başvuru yapılan mimarlık ofisinin mutlaka incelenmesi gerektiğini kaydetti.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı