Kahire'de düzenlenen ve moderatörlüğünü RHI Magnesita’dan Demir Üretimi Teknik Direktörü Karim Badr’ın üstlendiği “Düşük Emisyonlu Çelik Üretimi ve Bölgesel Fırsatlar” başlıklı oturumda, MENA bölgesinin yeşil dönüşüm yolculuğu masaya yatırıldı. Oturumda Enerji ve Finansal Analiz Enstitüsü’nden (IEEFA) Soroush Basirat, Midrex Technologies’ten Robert Montgomery, Tenova HYL’den Leonardo Tamez, SMS Group’tan Fabio Muscolino ve EMSTEEL Group’tan Manal Al Badawi yer aldı.
IEEFA Enerji Finans Analisti Soroush Basirat, konuşmasında MENA (Orta Doğu ve Kuzey Afrika) bölgesinin yeşil dönüşümde karşılaştığı temel yapısal sorunlara ve teknolojik gereksinimlere dikkat çekti. Elektrik üretiminde yoğun doğalgaz kullanımına işaret eden Basirat, bölgedeki ortalama karbon yoğunluğunun 634 gCO₂/kWh seviyesinde olduğunu belirtti. Bu değerin, dünya ortalamasından %25, Avrupa Birliği’nden ise yaklaşık üç kat daha yüksek olduğunu vurgulayan Basirat, “Aynı Elektrik Ark Fırını (EAF) MENA’da kullanıldığında AB’ye göre üç kat daha fazla karbon salıyor,” dedi.
DRI Üretiminde Dünya Lideri
Soroush Basirat; MENA bölgesi, küresel ham çelik üretiminin %4’ünden azını oluştursa da, gaz bazlı doğrudan indirgenmiş demir (DRI) üretiminde dünyanın önde gelen merkezi konumunda. 2023 yılında bölge, küresel DRI üretiminin %45’ini gerçekleştirerek 61 milyon tonluk üretim hacmine ulaştı. Bu rakam, 2021’e kıyasla %11’lik bir artış anlamına geliyor. DRI-EAF kombinasyonuna dayalı bu üretim modeli, bölgenin düşük emisyonlu çelik üretiminde doğal bir avantaja sahip olduğunu gösteriyor. İran, hem DRI hem de ham çelik üretiminde bölgenin lider ülkesi olurken, Suudi Arabistan ve Mısır onu takip ediyor. İran aynı zamanda kendi geliştirdiği PERED teknolojisi ile 2023 yılı itibarıyla küresel DRI kapasitesinin %3,2’sini oluşturuyor" dedi.
Basirat, 900 °C’yi aşabilen endüstriyel ölçekli elektrikli proses gazı ısıtıcısı teknolojisinin EMSTEEL’de Kanthal iş birliğiyle test edildiğini ve bu çözümün, çelik sektöründe doğalgaz bağımlılığını azaltabilecek potansiyele sahip olduğunu ifade etti. Isıtma süreçlerinde doğrudan emisyonların elektrifikasyonla azaltılabileceğini, ancak indirgeme işleminin yalnızca yeşil hidrojenle ikame edilebileceğini belirtti.
Ancak, bölgedeki yeşil hidrojen projelerinin büyük çoğunluğunun ihracata yönelik planlandığına dikkat çeken Basirat, iç tüketim ve yerli sanayi için yeterli hidrojenin ayrılmamasının stratejik bir eksiklik olduğunu söyledi. “Yeşil çelik, fosil yakıtla çalışıyorsa yeşil değildir,” sözleyen Basirat, MENA’nın yüksek yenilenebilir enerji potansiyelinin, doğru politikalarla gerçek yeşil dönüşüme dönüşebileceğini vurguladı.
Hammaddede Güçlü Tedarik Zinciri
MENA üreticileri, yüksek kaliteli demir cevheri peletleri için yerleşik bir tedarik zincirine sahip. İran, konsantre ve pelet üretiminde öne çıkarken, Umman ve Bahreyn, Brezilya'dan ithal ettikleri konsantreyle pelet üretimi gerçekleştiriyor. Bu peletlerin büyük kısmı bölge içinde tüketiliyor. Brezilya, İsveç ve Kanada ise MENA’ya demir cevheri peleti tedarik eden başlıca ülkeler arasında yer alıyor.
Vale, Umman, Suudi Arabistan ve BAE’deki mega merkezlerle yerel kapasitesini artırmayı hedefliyor. Sohar Limanı’ndaki 9 Mtpa kapasiteli Vale Oman peletleme tesisi, 2030’a kadar tamamen yenilenebilir elektrikle çalışacak ve Scope 1-2 emisyonlarında %33’lük azalma sağlayacak.
Yeşil Hidrojende Yavaş Başlangıç
MENA, yeşil demir ve çelik üretimi için gereken hidrojen üretimi açısından birçok büyük ölçekli projeye sahip. Ancak bu projelerin yalnızca %1’i nihai yatırım kararına ulaşmış durumda. Bölgede halihazırda EMSTEEL, yeşil hidrojen pilot tesisi işleten tek üretici konumunda.
Bölgesel Liderler ve Yenilenebilir Enerji Atılımları
EMSTEEL, temiz ve yenilenebilir enerji kullanımını genişleterek Emirates Steel'de %86'ya ulaştı. Emirates Steel, nükleer enerji sertifikalarından 1.469 GWh (%70) ve güneş enerjisi sertifikalarından 637 GWh (%30) enerji kullandı.
MSC, MENA'nın en büyük çelik üreticisi olan Mobarakeh Steel Company, elektrik ihtiyacının bir kısmını karşılamak için İran'ın en büyük güneş enerjisi santralini kuruyor. 600 MW kapasiteye sahip olacak tesis, Ekim 2024'te ilk aşamasını tamamlayarak 20 MW kapasiteye ulaştı.
Vale Oman, Sohar Limanı'ndaki 9 Mtpa peletleme tesisi, 2030 yılına kadar yenilenebilir elektrikle çalışacak ve Kapsam 1 ve 2 emisyonlarında %33 azalma sağlayacak.
OECD verilerine göre, MENA’nın çelik üretim kapasitesi 2018–2023 yılları arasında %25,6 oranında artarak küresel düzeyde en hızlı büyüyen bölge oldu. 2026’ya kadar bu kapasitenin %12 ila %19,2 oranında artması bekleniyor. Bölgenin yerleşik altyapısı ve doğal avantajlarıyla, Avrupa ve Asya gibi büyük pazarlara yeşil çelik tedarik etme potansiyeli dikkat çekiyor.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı