“İstanbul’a Kent Dokusunu Koruyan Bir Üslupla Yaklaşılmalı”

Studio Vertebra 2009 yılında dört ortağın birlikte kurduğu bir mimari tasarım ofisi. Mimari, iç mimari ve eski eser proje hizmetleri alanlarında “çok disiplinli” çalışmalar yapılıyor. Projelerinde; kentsel, mimari ve iç mimari faktörler bir arada gözetilerek “bütünsel” bir yaklaşım benimseniyor.
Birçok önemli projeye imza atan Studio Vertebra kurucularından Baş Mimar Gencer Yalçın,  İstanbul’un mimari durumundan, kentsel dönüşüme kadar birçok konuda sorularımızı cevapladı.

- İstanbul’un mimari durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

İstanbul, eski tarihlerden beri birçok kültüre ev sahipliği yapmış eşsiz coğrafyasıyla şahsına münhasır bir şehir.
Kendine has özellikleri olan bu eski ve güzel kentin yaşanmışlıklardan beslenen karakterine, tamamen yeni bir bakış açısı yerine daha hassas, mevcut yaşantı kalitesini artırıcı ve kent dokusunu koruyan bir üslupla yaklaşılmalı.
Bu durum sadece mimari olarak düşünülmemeli, ulaşım, altyapı, kentsel donatı ve rekreasyon alanlarının da bir bütün olarak ele alınarak hepsini kavrayan ve ivmelendiren bir master plan halinde değerlendirilmelidir.

-  Yeni Tip İmar Yönetmeliği hakkında ne düşünüyorsunuz? Yeni Yönetmelik kentsel dönüşümü nasıl etkileyecek?

Yeni yönetmelik sektörün bazı noktalardaki belirsizliklerini çözüme kavuşturması açısından olumlu bir yaklaşım oldu. Bölgeye özel imar planları ile alana ve direkt sorunun kendisine ait çözümler üretilebilir hale getirilmesi ile daha sağlıklı bir sürecin işleyeceğine inanıyoruz. Bu sayede kentsel dönüşümlerde dağılım ve paylaşımın daha hızlı, adil ve kabul edilebilir olacaktır. Bu durum da anlaşma süreçlerini önemli ölçüde hızlandıracaktır.

- İstanbul’da gayrimenkul sektörünü nasıl görüyorsunuz?

Gayrimenkul ülkemizde son yılların en hızlı büyüyen ve gelişen sektörlerinin başında geliyor. İstanbul da ekonomik anlamda en dinamik şehir olduğu için elbetteki sektör bu şehirde de önemli bir paya sahip.

Diyarbakır Halk ve Çocuk Kütüphanesi

- Yeni gayrimenkul projeleri, kentsel dönüşüm süreci ile yenileme projeleri sektörünüze ve firmanıza ne gibi katkılar sağladı?

Kentin eski yerleşim alanlarında yapılan büyük ölçekli alanlar, alt yapıdan itibaren yeniden tasarlanabilir hale geldiğinden birçok kemikleşmiş soruna çözüm üretmek mümkün olabiliyor. Tabi Türkiye’de proje tasarımı, özellikle kentsel dönüşüm alanında pek çok girdiden besleniyor. Bu çok girdili denklemin çözülmesi ne yazık ki zaman zaman mimaride istinaden sonuçlara ulaşmayı engelleyebiliyor. Bu dönüşüm ve yeniden inşa süreci farklı tasarım süreçleri deneyimleme imkânı da sağlıyor.

Volume İstanbul

- Beğendiğiniz projeler var mı?

Doğru analizlerle doğru durum tespiti yapılmış, birçok farklı faktörün birlikte ele alındığı bireysellikten uzak ve zamansız bir tasarım süreci geçirmiş projeleri beğeniyoruz.

- Mimar olarak, son zamanlarda yapılan projeler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Gayrimenkul sektöründeki hareketlilik devamlı değişen ihtiyaçlar ortaya koymakta. Proje fonksiyonlarının bu ihtiyaçlara bağlı olarak şekillendirilmesi gerekir. Hem üreticinin hem kullanıcının hem de kentin ihtiyaçlarına cevap veren mimari tasarımların arz talep dengelerini ve pazardaki canlılığı olumlu etkileyeceğini düşünüyoruz.

Nihal ÖZKEN