Şirket, çeyreği 15,2 milyon dolar net kazançla tamamlarken, hisse başına kazanç 0,78 dolar olarak gerçekleşti. Net satışlar ise geçen yılın aynı dönemine göre %23,4 artış göstererek 179,9 milyon dolara yükseldi. Brüt kâr 30,8 milyon dolara çıkarken, brüt kâr marjı %17,1 seviyesine ulaştı. İşletme faaliyetlerinden 28,2 milyon dolar nakit elde eden şirket, 53,7 milyon dolarlık net nakit bakiyesiyle çeyreği borçsuz tamamladı.
Insteel'in üçüncü çeyrekteki performansı, beton takviye ürünlerine yönelik sevkiyat artışı ve satış fiyatları ile hammadde maliyetleri arasındaki farkın genişlemesinden kaynaklandı. Satış, genel ve idari giderlerdeki artış ise teşvik planı giderlerinden etkilendi.
Net satışlardaki büyümede, ortalama satış fiyatlarının %11,7 artması ve sevkiyatların %10,5 oranında yükselmesi etkili oldu. Ortalama satış fiyatlarındaki yükseliş, maliyetleri karşılamak amacıyla alınan fiyatlandırma önlemlerini yansıttı. Yılın başlarında tamamlanan satın almalar ve inşaat pazarındaki güçlü talep de sevkiyat hacmine katkı sağladı.
2025 mali yılının ilk dokuz ayında ise şirketin net kazancı 26,5 milyon dolar olurken, hisse başına kazanç 1,35 dolar olarak açıklandı. Aynı dönemde net satışlar 470,3 milyon dolara ulaştı; bu, geçen yılın aynı dönemine göre %19,1’lik bir artışı ifade ediyor. Brüt kâr 64,8 milyon dolara yükseldi, brüt kâr marjı ise %13,8 olarak gerçekleşti. İşletme faaliyetlerinden bu dönemde elde edilen nakit 44,2 milyon dolar oldu.
Sermaye harcamaları, önceki yılın aynı dönemindeki 17,5 milyon dolardan 6,5 milyon dolara gerilerken, yıl sonunda bu rakamın yaklaşık 11 milyon dolara ulaşması bekleniyor. Şirketin yatırım programının, son satın almaların entegrasyon çalışmaları nedeniyle geçici olarak yavaşladığı bildirildi.
Insteel Başkanı ve CEO’su H.O. Woltz III yaptığı açıklamada, “Üçüncü çeyrekte, ana hammaddemiz olan çelik tel çubuk üretiminde yaşanan yurt içi kapasite düşüşü nedeniyle tedarik sıkıntılarıyla karşılaştık. Bu durum, üretim takvimimizi aksattı, teslimat sürelerini uzattı ve müşteri taleplerini karşılama kabiliyetimizi etkiledi,” dedi.
Woltz, bu açığın kapatılması amacıyla uluslararası tedarik kaynaklarına yöneldiklerini ve arz kısıtlarının dördüncü çeyrekte hafiflemesini beklediklerini belirtti. Ayrıca, çelik ithalatına uygulanan 232. Madde tarifesinin iki katına çıkarılmasının, ithalat maliyetlerini artırdığını ve fiyatlandırma stratejilerinde disiplinli bir yaklaşım gerektirdiğini ifade etti.
“Zorluklara rağmen iş görünümümüze güveniyoruz,” diyen Woltz, son dönemdeki satın almaların sevkiyat hacmini artırarak şirketin rekabetçiliğine katkı sağladığını ve müşteri taleplerindeki toparlanmanın olumlu bir gelişme olduğunu vurguladı. Ancak, makroekonomik göstergelerin inşaat faaliyetlerinde daha temkinli bir ortamı işaret ettiğine de dikkat çekti.
Woltz, maliyetleri kontrol altında tutmak ve uzun vadeli rekabet avantajını sürdürmek için proaktif adımlar attıklarını sözlerine ekledi.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı