Türkiye çelik sektörü, artan ithalat baskısı karşısında üretim gücünü ve yatırım iştahını koruyabilmek adına hükümetten kota ve ek önlemler talep ediyor.
❝Kapasitemiz hazır ama ithalatla rekabet edemiyoruz❞
Çelik İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Uğur Dalbeler, Türkiye’de çelik üreticilerinin son yıllarda yüksek maliyetlere rağmen büyük yatırımlar yaptığını hatırlatarak, “Yatırım yaptık, kapasite oluşturduk, modern tesislere sahibiz. Ancak içeride ithalatın baskısı çok büyük. Haksız rekabet koşulları altında mücadele ediyoruz” dedi.
Dalbeler, özellikle Çin menşeli düşük fiyatlı ürünlerin iç pazarda ciddi sorunlara yol açtığını belirtti. “Avrupa Birliği ve ABD gibi ülkeler üreticisini kotalarla ve vergilerle korurken biz açık bir pazarız. Bu sürdürülebilir değil” ifadelerini kullandı.
Sektör genelinde benzer talepler yükseliyor
Uğur Dalbeler’in açıklamaları sektördeki genel beklentilerle örtüşüyor. Sektör temsilcileri, üretimin devamlılığı, yatırımların korunması ve istihdamın sürdürülebilirliği için ithalata karşı belirli ürün gruplarında kota, vergi veya gözetim mekanizmalarının uygulanmasını istiyor.
Özellikle inşaat demiri, filmaşin ve profil gibi uzun ürünlerde ithalat baskısının arttığına dikkat çekiliyor. İç piyasada yerli üreticilerin fiyat tutturmakta zorlandığı, hatta bazı kapasitelerin devre dışı kalmaya başladığı belirtiliyor.
Bakanlıkla temas devam ediyor
Sektör kaynaklarına göre, Ticaret Bakanlığı ve ilgili kurumlarla yapılan görüşmeler devam ediyor. Üreticiler, dampingli ürünlere karşı daha sıkı denetim, referans fiyat uygulamaları ve bazı ülkelere yönelik önlemler gibi adımların masada olduğunu ifade ediyor.
Uzun vadede risk: Yatırım ortamı zayıflayabilir
Uzmanlara göre, ithalatın kontrol altına alınmaması halinde, Türkiye’nin çelik sektöründeki yatırım ortamı zayıflayabilir. Kapasite kullanım oranlarının düşmesi, yeni yatırımların ertelenmesi ve iç pazarda üretimin daralması, ekonomik büyüme ve ihracat hedeflerini olumsuz etkileyebilir.
Kaynak: BloombergHT
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı