Sektör temsilcileri, ABD’nin yeni gümrük tarifeleri sonrası hızla artan hurda talebinin Avrupa’nın yeşil dönüşüm hedeflerini ve karbon emisyonlarını azaltma çabalarını ciddi şekilde tehdit ettiği uyarısında bulundu.
Trump yönetiminin 2025’te çelik ithalatına uygulamaya koyduğu yüzde 50’lik vergi sonrası ABD’nin hurda talebi hızla yükselirken, Avrupa'nın bu malzeme için birincil tedarikçi konumuna gelmesi, içeride fiyatların yükselmesine ve hammadde sıkıntısına neden oldu.
Eurofer: “Hurda büyük bir sorun”
Avrupa çelik sanayi birliği Eurofer’in Genel Müdürü Axel Eggert, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Hurda büyük bir sorun” diyerek, AB dışına hurda ihracatına vergi getirilmesi gerektiğini vurguladı. Eggert, AB dışındaki pek çok ülkenin yerel tedariki korumak amacıyla benzer önlemleri halihazırda uyguladığını hatırlattı.
Hurda, AB'nin karbonsuzlaşma planlarının merkezinde yer alıyor
Geri dönüştürülmüş hurda, Avrupa'nın karbon nötr olma hedefi doğrultusunda kritik öneme sahip. Avrupa Komisyonu verilerine göre, geri dönüşüm birincil üretime göre enerji tüketimini alüminyumda %95, çelikte ise %80 oranında azaltabiliyor. Ancak ABD’nin kendi iç piyasasına yönelmesiyle birlikte AB, hurda metallerin en büyük küresel ihracatçısı haline geliyor.
2025'in ilk çeyreğinde AB'nin ABD'ye hurda ihracatı neredeyse üç kat artarak 6.028 metrik tona ulaştı. European Aluminium'un verilerine göre aynı dönemde AB’den toplam alüminyum hurda ihracatı 345.000 tona çıktı.
Demir hurdasında da tablo endişe verici: 2023 yılında AB’den toplam 19 milyon ton demir hurdası ihraç edildi. Bu hurdalar çoğunlukla Türkiye, Hindistan, Mısır ve Pakistan gibi ülkelere yöneldi. ABD’nin tarifeleri sonrası oluşan ton başına 750 dolarlık fiyat farkı (arbitraj) ise ihracat hızını daha da artırdı.
"Yeşil Anlaşma tehlikede" uyarısı
Avusturya merkezli Hammerer Aluminium Industries’in CEO’su Rob van Gils, bu gelişmelerin Yeşil Mutabakat çerçevesinde düşük karbonlu üretime yatırım yapan şirketleri tehdit ettiğini belirtti. Van Gils, “Bu arbitraj penceresi devam ederse, Yeşil Anlaşma’ya en çok yatırım yapan şirketlerde büyük bir hasar göreceğiz” ifadelerini kullandı. Avrupa'daki yüksek hurda fiyatları nedeniyle bazı üreticilerin, Hindistan gibi yüksek emisyonlu birincil metale yönelmek zorunda kalabileceğini belirtti.
Geri dönüşüm sektörü karşı çıkıyor
Öte yandan, geri dönüşüm endüstrisini temsil eden EuRIC, üreticilerin taleplerine karşı çıkıyor. EuRIC, AB’de hurda sıkıntısı olmadığını savunarak, mevcut üretim kapasitesinin yalnızca yüzde 80’inin kullanıldığını iddia ediyor.
Brüksel’den inceleme sinyali
Avrupa Komisyonu, artan tartışmalar sonrası durumu incelediğini ve 2025’in üçüncü çeyreğinde çelik, alüminyum ve bakır için yeni ticaret önlemleri gerekip gerekmediğine karar vereceğini açıkladı.
"Bekleyemeyiz" mesajı
European Aluminium Başkanı Paul Voss ise, Trump yönetimiyle yapılması beklenen potansiyel bir ticaret anlaşması öncesi AB’nin hızla harekete geçmesi gerektiğini savundu. “Olağanüstü zamanlar olağanüstü eylem gerektirir. Beklemeye gücümüz yetmez” diyen Voss, Trump’ın 9 Temmuz olarak belirlediği kendi ticaret anlaşması son tarihine dikkat çekti.
“CO₂ ayak izimiz yok olacak”
Sektör temsilcileri, Brüksel’i hızlı ve etkili önlemler almaya çağırmaya devam ediyor. Hammerer CEO’su Van Gils, “Bu gidişle Avrupa alüminyum endüstrisinin CO₂ ayak izi yok olacak” diyerek durumun ciddiyetini vurguladı.
Avrupa'da yeşil çelik ve alüminyum dönüşümünün kilit ham maddesi olan hurdanın ihracat baskısıyla karşı karşıya kalması, önümüzdeki dönemde AB'nin ticaret ve çevre politikalarını daha da sıkılaştırmasına neden olabilir.
Comments
No comment yet.