Dernek Genel Müdürü Kerstin Maria Rippel, demiryolu yük taşımacılığının sektör açısından kritik önemde olduğunu belirterek, “Çelik ve demir yolu – yenilmez bir ekip. Toplam yük taşımacılığının yaklaşık yüzde 50’sini oluşturan demiryolu, hem hammadde lojistiği hem de ürün nakliyesinde en önemli ulaşım modu,” dedi. Rippel, çeliğin sadece taşınan bir malzeme olmadığını, aynı zamanda raylardan köprülere ve vagonlara kadar demiryolu altyapısının temel yapı taşı olduğunu vurguladı.
Alman çelik sektörü, Federal Hükümet’in 2029 yılına kadar demiryolu altyapısına 107 milyar avro yatırım yapmasını öngören “Altyapı ve İklim Nötrlüğü” (SVIKG) özel fonunu memnuniyetle karşıladı. Rippel, “SVIKG’deki ‘K’, iklim nötrlüğünü temsil ediyor. Bu ilkenin uygulama sürecinde mutlaka dikkate alınması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
İklim dostu çelik, sürdürülebilir demiryolu altyapısının anahtarı
Açıklamada, çelik kullanımının demiryolu altyapısında ortaya çıkan emisyonların azaltılmasında kritik bir rol oynadığı belirtilerek, yalnızca düşük emisyonlu yerel çelik üretimiyle bu hedefe ulaşılabileceği vurgulandı. Bu kapsamda, koalisyon anlaşmasında yer alan Deutsche Bahn ile yürütülecek öncü projelerin artık ertelenmemesi gerektiği ifade edildi.
Ayrıca çelik endüstrisinin, lojistik faaliyetlerinin devamlılığı için güvenilir ulaştırma sistemlerine ihtiyaç duyduğu kaydedildi. Özellikle uzmanlaşmış tedarik zincirleri için hayati öneme sahip olan tek vagonlu taşımacılığın desteklenmeye devam etmesi gerektiği belirtildi. Yeni taslak bütçede bu alandaki sübvansiyonların korunması olumlu bir gelişme olarak değerlendirildi; ancak uygulama detaylarının hâlâ iyileştirilmeye açık olduğu aktarıldı.
Sonuç olarak, Rippel açıklamasında “Çelik yalnızca demiryolunun değil, aynı zamanda hareketlilik ve iklim geçişinin de öncüsüdür. Altyapıyı dayanıklı hale getirmek isteyen herkes yerel değer zincirlerine ve düşük emisyonlu, yerli üretim çeliğe güvenmelidir,” dedi.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı