Alman Çelik Federasyonu, Berlin’de düzenlenen 2. KOBİ Çelik Zirvesi’nde orta ölçekli şirketlerin karşı karşıya olduğu ciddi rekabet dezavantajlarına dikkat çekerek, hükümeti hızlı ve etkili siyasi önlemler almaya çağırdı. Zirveye Federasyon ve IG Metall sendikasının yanı sıra Bavyera, Saksonya, Thüringen ve Aşağı Saksonya eyaletlerinden çelik sektörünün farklı kademelerinden temsilciler katıldı. Toplantıda, 6 Kasım 2025’te gerçekleştirilen Şansölye Çelik Zirvesi’nde verilen taahhütlerin uygulanma durumu da masaya yatırıldı.
Alman Çelik Federasyonu Başkanı Gunnar Groebler, elektrik ark ocaklı çelik tesislerinin döngüsel ekonominin omurgası ve endüstriyel karbonsuzlaşmanın temel itici güçleri olduğunu vurgulayarak, “Ancak uluslararası düzeyde rekabetçi olmayan elektrik maliyetleri, yüksek ithalat baskısı ve tarihsel olarak düşük talep, yatırımlar, lokasyonlar ve on binlerce iş açısından ciddi risk oluşturuyor. Net siyasi çözümler olmadan sektörün geleceği tehlikede” dedi.
Almanya’daki elektrik ark ocaklı çelik tesisleri, ülke çelik üretiminin yaklaşık %30’unu karşılıyor ve 32.000 kişiye doğrudan istihdam sağlıyor. Çelik endüstrisi, iklim hedeflerine ulaşmak için yeni teknolojilere önemli yatırımlar yapmak zorunda ve bu süreçte birkaç temel zorlukla karşı karşıya: aşırı elektrik maliyetleri ve artan şebeke ücretleri, üretimde tarihi düşük seviyeler, yüksek kaliteli çelik hurdasının belirsiz bulunabilirliği ve küresel kapasite fazlasının yol açtığı artan ithalat baskısı.
Federasyon, bu sorunları çözmek için dört ana eylem alanını içeren kapsamlı bir önlem paketi sunuyor:
1. Rekabetçi elektrik fiyatlarının sağlanması
Alman Çelik Federasyonu, sanayi için megavat-saat başına 30-60 avro aralığında kapsayıcı bir elektrik fiyatı sağlanmasını istiyor. Bu fiyat aralığı, şebeke ücretleri ve tüm vergiler ve kesintileri kapsamalıdır. Federasyon, iletim şebekesi ücretlerinin gelecek yıl düşürülmesini gecikmiş ama kritik bir adım olarak nitelendiriyor ve sonraki yıllar için bu indirimlerin güvence altına alınmasını talep ediyor. Ayrıca, hükümetin CO₂ elektrik fiyat telafisini derinleştirme kararlılığına dikkat çekiliyor ve Avrupa Komisyonu’nun bu aracın geliştirilmesi yönündeki çalışmalarının desteklenmesi gerektiği vurgulanıyor. Özellikle enerji yoğun şirketler olan elektrik ark ocaklı çelik tesisleri için, devlet yardımı çerçevesinin revize edilerek endüstriyel elektrik fiyatlarının tüm elektrik tüketimine uygulanması ve CO₂ telafisi ile tam entegrasyon sağlanması gerektiği ifade ediliyor.
2. Adil ticaret ve etkili karbon sınır düzenlemeleri
Alman hükümeti, çelik sektöründe yeni bir ticaret politikası aracı için Avrupa Komisyonu’ndaki önerileri aktif şekilde savunmalı ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’ndaki (CBAM) boşlukları kapatmalıdır. Bu sayede, çelik yoğun ürünler için koruma sağlanacak, ihlal stratejileri önlenecek ve adil CBAM kriterleri uygulanacaktır. Federasyon, bu boşluklar kapatılana kadar çeliğin ücretsiz dağıtımının devam etmesi gerektiğini ve politika yapıcıların sektörün uluslararası rekabet gücünü korumak için hızlı adımlar atmasını talep ediyor.
3. Yüksek kaliteli çelik hurdasının uzun vadeli bulunabilirliği
Çelik üretimi için kritik önemde olan yüksek kaliteli hurdaların uzun vadeli temini, Avrupa hurda akışlarının daha sıkı izlenmesi ve mevcut AB düzenlemelerinin tutarlı bir şekilde uygulanması ile sağlanabilir. Ayrıca, Ömrünü Tamamlamış Araçlar Direktifi’nin revizyonu ve çelik hurdasının stratejik ikincil hammadde olarak tanınması gerekiyor. Federasyon, bu önlemlerin hem sürdürülebilir hammadde temini hem de üretim maliyetlerinin öngörülebilirliği açısından elzem olduğunu vurguluyor.
4. Yurtiçi üretimin güçlendirilmesi ve yeşil çelik için öncü pazarlar yaratılması
AB’nin iklim dostu çelik tedarik hukukunda tercihleri ve sürdürülebilirlik kriterleri, endüstriyel dayanıklılığı ve teknolojik egemenliği teşvik edecek öncü pazarların oluşmasını sağlayacak. Federasyon, bu stratejinin yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda teknolojik bağımsızlık ve inovasyon açısından da kritik önem taşıdığını belirtiyor.
Elektrik ark ocaklı çelik üretimi, yılda yaklaşık 10 milyon ton CO₂ emisyonunun önlenmesine katkıda bulunuyor ve 10 milyon tondan fazla çelik hurdasının geri dönüştürülmesini sağlıyor. Bu üretim yöntemi, ham çelik üretiminde en düşük emisyonlu süreç olarak öne çıkıyor. Almanya’daki elektrik ark ocaklı tesisler, Baden-Württemberg, Bavyera, Brandenburg, Hamburg, Hessen, Aşağı Saksonya, Kuzey Ren-Vestfalya, Saarland, Saksonya ve Türingiya eyaletlerinde faaliyet gösteriyor.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı