Alman Çelik Federasyonu (Wirtschaftsvereinigung Stahl) Almanya’daki çelik sektörünün, Avrupa Komisyonu tarafından sunulan çelik sektöründe yeni bir ticaret aracı önerisini adil rekabeti sağlama yolunda önemli bir adım olarak değerlendirdiğini söyledi.
Federasyon, "600 milyon tonun üzerindeki küresel kapasite fazlası, Çin’den sübvansiyonlu ucuz ihracat, ABD’ye uygulanan yüksek çelik tarifeleri ve Avrupa’da tarihsel olarak düşük talep göz önüne alındığında, sektörün durumu ciddi şekilde zorlaşmış durumda ve varlığı tehlike altında"dedi.
Alman Çelik Federasyonu (Wirtschaftsvereinigung Stahl) Başkanı Gunnar Groebler, öneriyi memnuniyetle karşıladıklarını ifade ederek; “Avrupa Komisyonu, yeni ve etkili bir ticaret savunma aracı önerisiyle güçlü bir mesaj verdi ve biz de bunu açıkça destekliyoruz. Planlanan tarife kotası sistemi, dengeli ve adil rekabet için acilen ihtiyaç duyulan temeli oluşturuyor. AB böylece yerli çelik üretimini güçlendiriyor ve karbonsuzlaştırma yatırımlarının önündeki temel engelleri ortadan kaldırıyor.”
Groebler,, "Yeni sistemin temel unsurlarından biri olan Gümrük Tarifesi Oranı Kotası (TRQ) sistemi, 18,3 milyon ton ithalatın AB’ye gümrüksüz olarak girmeye devam edebileceğini öngörüyor. Geçerli gümrük vergileri yalnızca bu miktarlar aşıldığında uygulanacak. Bu mekanizman Avrupa pazarını kapatmayacak. Aksine, adil bir denge yaratıyor.Önceki ithalat hacimlerinin yarısı gümrüksüz kalıyor. Bu, imalat sanayine orantısız bir yük bindirmeden Avrupa çelik üretimini koruyor.”Dedi.
Zayıf talebe rağmen, AB çelik ithalatının pazar payı endişe verici bir şekilde %30’a yükseldi. Çelik endüstrisi, milyonlarca istihdam sağlayan yoğun bir değer zinciri ağının temelini oluşturuyor. Sadece Almanya’da yaklaşık 5,5 milyon kişi doğrudan ve dolaylı olarak sektöre bağlı çalışıyor. Groebler, konuya dair şunları ekledi:
“Mesele sadece çelik endüstrisindeki 80.000 doğrudan istihdam değil. Mesele, Almanya ve Avrupa’nın genel endüstriyel dayanıklılığıdır. Jeopolitik açıdan çalkantılı bir dönemde, yoğun değer zinciri ağımız muazzam bir konum avantajıdır ve bu avantaj, aynı zamanda bu ticaret koruma önlemleriyle de güvence altına alınmıştır. Şimdi, tüm piyasa katılımcıları için planlama güvenliği sağlamak adına bu öneriyi hızla hayata geçirmek hayati önem taşımaktadır.”
Başkan Groebler ayrıca, "Mevcut koruma önlemleri 2026 ortasında sona eriyor ve sektör temsilcilerine göre, büyük ithalat hacimlerine karşı yeterli koruma sağlamadı. Küresel kapasite fazlasının artmaya devam etmesi göz önüne alındığında, uzun vadeli ve güvenilir bir çözüm artık hayati önem taşıyor"açıklamasında bulundu.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı