Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları (KARDEMİR) Genel Müdürü Fadıl Demirel, "Eskiden kalite denildiğinde sadece ürün veya hizmetin kalitesi anlaşılırken, bugünün çağdaş dünyasında kalite denildiğinde çalışanları, müşterileri, tedarikçileri, hissedarları ve toplumu da içine alan geniş bir kalite kavramı ön plana çıkıyor" dedi.
Demirel, gazetecilere yaptığı açıklamada, yaşamın her alanında hızlı bir yeniliğin yaşandığını, böylesine hızlı bir değişimin yaşandığı ortamda uygun yönetim sistemine sahip olmayan kuruluşların büyük risklerle karşı karşıya kaldığını ve küresel piyasada rekabetçi gücünü yitirdiğini söyledi.
Kalite kavramının da bu değişimden yeteri kadar nasibini aldığını vurgulayan Demirel, "Eskiden kalite denildiğinde sadece ürün veya hizmetin kalitesi anlaşılırken, bugünün çağdaş dünyasında kalite denildiğinde çalışanları, müşterileri, tedarikçileri, hissedarları ve toplumu da içine alan geniş bir kalite kavramı ön plana çıkıyor. Çağdaş yönetimde fark oluşturan her unsur kalite olarak tanımlanıyor. İşte bu nedenledir ki şirketimiz toplam kalite yönetimini benimsemiş ve 2011 yılı sonunda ulusal kalite hareketine dahil olarak Türkiye Kalite Derneği ile iyi niyet bildirgesi imzalamıştır" diye konuştu.
Bu kapsamda Avrupa Kalite Yönetim Vakfı mükemmellik modelini bir yönetim aracı olarak uygulamaya başladıklarını belirten Demirel, şöyle devam etti:
"Türkiye Kalite Derneği tarafından yapılan ilk dış değerlendirmede, 'Mükemmellikte Yetkinlik 3 Yıldız Belgesi' almaya hak kazanmıştır. Bu belge mükemmellik yolculuğunda şirketimiz için önemli bir başlangıç olmuştur. Atılan bu ilk adım sonunda yapılan swot analiziyle şirketimiz için kuvvetli yönler ve iyileştirmeye açık alanlar belirlenmiş, yenilikçi bir anlayış ile hareket edilerek tüm iş süreçlerimiz daha iyi hale getirilmeye çalışılmıştır. Amacımız toplam kaliteyi bir kurum kültürü ve yaşam felsefesi haline dönüştürerek, bu konuda sektörün örnek şirketlerden biri olmak ve tabi ki ulusal kalite ödülünü almaktır."
Demirel, bütün paydaşlarının kendilerinden beklentilerini bildiklerini, bu beklentileri karşılayacak ve aşacak düzeyde bir performansı gerçekleştirmek sorunda olduklarını, tüm faaliyetlerinin özünü de işte bu yönetim anlayışının oluşturduğunu kaydetti.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı