BHP, ABD’nin tedarik zincirlerini güvence altına almak ve Çin’e bağımlılığı azaltmak amacıyla madencilik sektörüne sunduğu cazip teşviklerle rekabet etmenin giderek zorlaştığını belirtti. Şirket, ABD politikalarından faydalanmak için Arizona’daki eski madenleri yeniden faaliyete geçirme olasılığını bile değerlendiriyor.
Avustralya ise bu gelişmeler karşısında çevre mevzuatını güncellemek için hazırlıklarını hızlandırmış durumda ve yeni düzenlemelerin yıl sonuna kadar yürürlüğe girmesi bekleniyor. Ancak BHP, işgücü verimliliğinin son 60 yılın en düşük seviyesine gerilediğini vurgulayarak, bunun gelecekteki yatırımlar ve ekonomik büyüme açısından risk oluşturduğunu ifade etti.
Olumlu tarafta, BHP 2027 yılına kadar üretimin iki katına çıkarılmasının hedeflendiği Olympic Dam bakır projesi için 840 milyon Avustralya doları tutarında yatırım planını duyurdu. Şirket, Avustralya’nın küresel madencilik rekabetinde yerini koruyabilmesi için vergi indirimleri, iş gücü eğitimlerinin güçlendirilmesi ve otomasyon ile yapay zekânın hızla benimsenmesi gerektiğini savunuyor.
Uzmanlara göre, ABD’nin “kırmızı halı” serdiği bir dönemde Avustralya’nın bürokratik süreçleri sadeleştirmesi ve maliyetleri azaltması, ülkeye milyarlarca dolarlık yeni kaynak yatırımı çekebilmesi açısından kritik önem taşıyor. Aksi halde, bu nesilde bir kez gerçekleşmesi beklenen büyük madencilik yatırımları yurtdışına kayabilir ve Avustralya küresel kaynak dalgasını kaçırma riskiyle karşı karşıya kalabilir.
Yorumlar
Henüz yorum yapılmadı